12 Ağustos 2013 Pazartesi

Memleketim Kastamonu *-*

Not: Eski bir yazıdır. Diğer bloğumu sileceğim için burada tekrar paylaştım. :) 

Yine ertelediğim bir yazı daha.
Geçtiğimiz Ramazan Bayramı'nda köye gittik ailecek. Teyzemler, kuzenler onların çocukları falan vardı kalabalıktık yani güzel geçti. :)

Şelale

Burası köyde en sevdiğim yer. Şakır şakır akıyor çok güzel.
İlk gittiğimde yolları yapılı değildi, taşların üzerinden atlayarak geçmiştik bizim için sorun değildi ama çocuklar zorlanabilirdi. Şimdi yollar yapmışlar rahat rahat yürüyebilirsiniz.
Şimdiki halini korsanların olduğu yerler vardır ya adada sık sık ormanlar çalılar falan köprü vardır daldan dala atlayan hayvanlar biraz ona benzettim. :D
















Şelale'nin dönüşünde burada piknik yaptık. Dümdüz bir yer çok güzel ilerisinde armut ve elma ağaçları var.





Valla Kanyonu

Buraya gelmekte biraz tedirgin olmuştum hep yükseklik korkumdan dolayı. Çünkü pek tekin bir yer değil ama doğa tutkunları için güzel bir yer. Kalabalık olduğumuz için bu sefer korkmadım tabi ama bir daha o yüksek yere çıkacağımı da sannetmiyorum. Kalbim bir kere kaldırabilir. :))

Pınarbaşı'ndan yaklaşık 1 saat sonra kanyonun bulunduğu köye geliyorsun ordan sonra da epey bir yürüyorsun. Yürüdüğün yerlere de korkuluklar, yollara banklar yapmışlar önceden bunlar yokmuş. Arada bir dinlenebiliyorsun yani çünkü  uzun bir yol gerçi giderken pek yorulmuyorsun ama dönerken biraz yorulabiliyorsun. :))

Epey bir yürüdükten sonra biraz kayalık bir alan vardı. Orayı da geçtik. İşte zirve! Ve benim dizler titriyor.

Hem korkuyorum hem oraya çıkmak istiyorum. Etraf bomboş tepede kayalıkların üzerine demirden düz bir yer yapmışlar. Etrafında korkuluklar var tabi ama aşağısı uçurum. Ama zafer benimdir tabii ki. :)) Çıktım korkuma yenilmedim. E o kadar yürümüşüm millet çıkarken aşağıda kös kös oturamam. Neyse çıktım ama tam ortada duruyorum put gibi. Sonra telefon çekeceğiz diye en uç köşeye getirdiler beni. Poz veriyorum, gülümsüyorum ama kalbim güm güm atıyor. :)) Bir kaç fotoğraf daha çektik sonra sapasağlam inebildim aşağıya.

Sonra suyun olduğu yere gitmek için dağın içine doğru yürüdük. İşaretleri takip edin diyorlar ağaçların üzerine koymuşlar ama işaretlerden hiç birşey anlamadık ve yanlış yola girdik. :)) Hem akşam oluyordu hem de bir yerden sonra yol bittiği için geri döndük. Bir de o uzun yolu geri döndük tabii. :/ Hepimiz için güzel bir yürüyüş oldu. :P

Dönüşte düz bir alanda böğürtlenler vardı hepsi mordu. İlk defa doyasıya böğürtlen yedim. Hem de hormonsuzundan. :))




















































Soğuk Su

Köye her gelişimizde buraya uğramadan gitmeyiz. Suyu buz gibi direk kayadan geliyor. Sıcak yaz ayları için birebir yani. :))

Akan su için baraj gibi bir şey yapmışlar.



Hiç yorum yok: